top of page

Satış Sözleşmesinde Ayıplı Mal ve Haklarınız: Bedel İndirimi, Değişim, İade

  • gurlekhukuk
  • 16 saat önce
  • 4 dakikada okunur

Ayıplı Mal Kavramı: Satış sözleşmelerinde ayıplı mal, alıcının makul olarak beklediği özellikleri taşımayan, sözleşmeye veya standartlara uygun olmayan mal demektir. Örneğin, bozuk, eksik, yanlış özellikte veya kullanılamayacak durumda teslim edilen mal “ayıplı” sayılır. Satıcı, malı ayıpsız olarak teslim etmekle yükümlüdür; aksi halde maldaki gizli veya açık ayıplardan sorumludur. Alıcının teslimden itibaren malı gözden geçirip ayıbı uygun sürede satıcıya bildirmesi gerekir; makul süre içinde bildirmezse, malı ayıbıyla kabul etmiş sayılabilir. Ayıp sonradan ortaya çıkmışsa, alıcı öğrendiği anda gecikmeden bildirim yapmalıdır. Ayrıca Türk Borçlar Kanunu (TBK)’na göre satıcı, satış anında alıcının bildiği ayıplardan sorumlu değildir (örneğin malın kusurunu alıcı önceden biliyorsa bu konuda hak talep edemez).


Alıcının Seçimlik Hakları: Satılan mal ayıplı ise kanun alıcıya dört temel seçimlik hak tanımıştır. TBK m.227 uyarınca alıcı, satıcının ayıptan sorumluluğu doğduğunda şu haklardan birini kullanabilir:

  • Bedel İndirimi Hakkı: Alıcı, malı elinde tutup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteyebilir. Bu hesaplama, malın değerindeki eksikliğe göre bedelin azaltılmasını içerir. Örneğin, ayıp nedeniyle malın değeri %20 düşmüşse, ödediğiniz bedelin %20’sini satıcıdan iade almayı talep edebilirsiniz.

  • Değişim (Ayıpsız Misille Değiştirme) Hakkı: Alıcı, mümkünse malın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini talep edebilir. Bu hakkın kullanımı için ayıbın giderilmesi aşırı masraf gerektirmemelidir. Satıcı, alıcıya derhal aynı malın kusursuz bir yenisini vererek ve ortaya çıkan tüm masrafları karşılayarak bu talebi yerine getirmelidir. Özellikle tüketiciler bakımından, ayıplı ürünün yenisiyle değişimi yaygın bir çözümdür.

  • İade (Sözleşmeden Dönme) Hakkı: Alıcı, malın ayıplı olması sebebiyle sözleşmeden dönerek bedelin iadesini isteyebilir. Bu hak kapsamında mal satıcıya geri verilir ve alıcı ödediği bedelin tamamını geri alır. TBK m.229 uyarınca dönme halinde alıcı, maldan elde ettiği faydaları da iade etmeli; karşılığında ödediği bedeli faiziyle geri alabilir. Dönme hakkı, ayıp önemliyse ve diğer seçenekler alıcıyı tatmin etmiyorsa uygulanır. Ancak değer kaybı çok düşük bir mal için hakimin, dönme yerine bedel indirimi gibi bir çözüm vermesi de mümkündür.

  • Ücretsiz Onarım Hakkı: TBK’da açıkça belirtilen bir diğer hak, ayıplı malın ücretsiz onarılmasını istemektir (eğer aşırı masraf gerektirmiyorsa). Satıcı, tamir masraflarını üstlenerek malı düzeltebilir. Bu hak özellikle teknik cihazlar gibi onarımı mümkün ürünlerde geçerlidir.


Yukarıdaki haklara ek olarak alıcının, genel hükümlere göre tazminat talep etme hakkı saklıdır. Yani alıcı, ayıp nedeniyle uğradığı zararları da isteyebilir (örneğin ayıplı mal yüzünden meydana gelen maddi kayıplar). Satıcı ağır kusurlu ise, ayıba karşı sorumluluğunu kaldıran anlaşmalar geçersiz olur ve 2 yıllık zamanaşımı sınırlamasından yararlanamaz.


Tüketici Hukuku Bakımından: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (6502 sayılı) da benzer şekilde tüketiciye dört seçimlik hak tanır: Sözleşmeden dönme (iade), bedel indirimi, ücretsiz onarım ve ayıpsız misli ile değiştirme. Tüketici bu haklardan dilediğini seçebilir ve satıcı bunu yerine getirmekle yükümlüdür. Ücretsiz onarım veya değişim satıcı için orantısız zorluk yaratıyorsa, tüketici doğrudan bedel indirimi veya iade yolunu seçebilir. Tüketici mevzuatında ayrıca, malın tesliminden sonraki 6 ay içinde ortaya çıkan ayıbın, teslim tarihinde var olduğu karine olarak kabul edilir. Bu, ispat yükünü satıcıya verir ve tüketiciyi korur. Ayrıca tüketici alacaklarında zamanaşımı genellikle malın tesliminden itibaren 2 yıl olup ikinci el satışlarda en az 1 yıl, konut satışlarında 5 yıl olarak uygulanır.


Hakların Süresi ve Zamanaşımı: Ayıplı maldan doğan talepler belirli bir süreyle sınırlıdır. TBK m.231’e göre alıcı, malın tesliminden itibaren 2 yıl içinde ayıptan sorumluluk davası açmalıdır (ayıp sonradan ortaya çıksa bile). Bu süre gizli ayıplarda teslimden başlayarak işler. Ancak satıcı, ayıbı hileyle gizlemişse veya ağır kusurlu ise 2 yıllık sınırlamadan yararlanamaz. Tüketici Kanunu da benzer şekilde, tüketiciye teslimden itibaren en az 2 yıl içinde ayıp nedeniyle hak talep etme imkânı tanır (konut gibi taşınmazlarda 5 yıl).


Dikkat: Alıcı, ayıbı öğrenince gecikmeden satıcıya bildirme kuralına uymalıdır; ihmal ederse hakkını kaybedebilir.


Bir mal ayıplı çıktığında bedel indirimi, değişim (yenisiyle değiştirme) veya sözleşmeden dönüp iade haklarınızı kullanabilirsiniz. Ayrıca durumuna göre ücretsiz onarım talebi ve tazminat isteme hakkınız da bulunmaktadır. Bu hakların etkin kullanımı için ayıbı zamanında bildirip yasal süreleri kaçırmamanız gerekir. Satıcı, yasal sorumluluk gereği, seçtiğiniz çözümü uygulamak ve ayıplı mal nedeniyle uğradığınız zararı gidermek zorundadır. Böylece, ayıplı bir mal karşısında tüketici veya alıcı olarak kanunun size tanıdığı güvenceler sayesinde mağduriyetinizi giderebilirsiniz.


Bu yazı, hukuk bilimine katkı sağlamak maksadıyla kaleme alınmıştır.

 

Her somut olay, kendi özelinde ve koşulları çerçevesinde değerlendirilmelidir.

 

Bu yazı, herhangi bir kişi veya kuruma yönelik hukuki görüş teşkil etmemekte olup, sadece yüklendiği tarih itibarıyla yazarın mevzuata ve içtihata dair yorumunu göstermektedir. Yazar, okuyucuyla ilgili kendisine danışılmadığı sürece hiçbir sorumluluk kabul etmemektedir. Kanunlar, yönetmelikler ve uygulamalar zaman içerisinde değişir; çünkü hukuk ve muhakeme, insanlar yaşadıkça evrilmeye mahkumdur. Adil yargılanma ve kanunlara uygun bir muhakeme olduğu sürece, mevzuatın değişmesi sizleri endişelendirmesin.

 

Hukuki metinler, kanaatler ve yorumlar birer anlık fotoğraf gibidir; yalnızca çekildikleri zamanın gerçekliğini yansıtırlar. Bu nedenle, bu yazıda yer alan değerlendirmelerin ileride yürürlüğe girecek yeni düzenlemelerle geçerliliğini yitirmesi mümkündür.

 

Bu yazının içeriği, bir avukat-müvekkil ilişkisi doğurmaz ve yazıdan kaynaklı olarak doğabilecek herhangi bir zarardan dolayı sorumluluk kabul edilmez.

 

Mevzuat ve içtihat dışında, yazının tüm fikri hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeden alıntılanamaz; izinsiz şekilde kopyalanamaz veya herhangi bir mecra ya da platformda yayınlanamaz. Türkiye Barolar Birliği ile Adana Barosu’nun hakları saklıdır.

 

Hukukun ışığıyla yürümek isteyen herkese açık, samimi ve dürüst bir tartışma zemini sunmak dileğiyle…

 

Tüm hakları saklıdır, www.oguzgurlek.com

Son Yazılar

Hepsini Gör

Yorumlar


bottom of page